Bilim insanları, atomların dalga benzeri davranışlarını gözlemleyerek uzun süredir imkansız olarak kabul edilen bir teoriyi çürüttü. Bu çığır açan keşif, kuantum fiziğinde yeni olasılıkların kapısını aralarken, hassas teknolojilerin geliştirilmesine de zemin hazırlıyor. Deney, atomları ve bir atom kalınlığındaki grafen tabakasını kullanarak parçacık kırınımı etkisini yeniden yarattı. Parçacık Kırınımı Nedir? Parçacık kırınımı, kuantum fiziğinde klasik bir

Kuantum fiziğinde yıllardır tartışılan ve imkansız olduğu düşünülen bir teori, nihayet matematiksel olarak kanıtlandı. Fizikçiler, hem fermiyonların hem de bozonların özelliklerini taşıyan paraparçacık adı verilen yeni bir tür parçacığın var olabileceğini gösterdi. Bu keşif, bilim dünyasında heyecan yarattı ve kuantum fiziği çalışmalarına yeni bir soluk getirdi. Paraparçacık Nedir? Kuantum fiziğinde parçacıklar genellikle iki gruba ayrılır:

Maddenin bilinen halleri, geleneksel olarak katı, sıvı, gaz ve plazma olarak sınıflandırılır. Ancak kuantum fiziği alanındaki ilerlemeler, bu sınıflandırmanın ötesine geçerek yepyeni ve karmaşık madde halleri keşfine olanak tanımıştır. Bu yeni keşifler, atom altı parçacıklarının etkileşimlerini ve kuantum mekanik prensiplerini anlamamızı yeniden şekillendiriyor. Yeni Madde Halinin Tanımı ve Özellikleri Yapılan son araştırmalar, kuantum sistemlerindeki çok

Bilim insanları, insan beyninin düşünce işleme hızını nihayet ölçmeyi başardı. Bu buluş, neden aynı anda yalnızca bir düşünceyi işleyebildiğimizi anlamamıza yardımcı oluyor. Beyin, çevremizden gelen verileri filtreleyerek, düşündüğümüz ve karar verdiğimiz anları şekillendiriyor. Ancak bu süreç, yani düşünce hızı sandığımızdan çok daha yavaş gerçekleşiyor. Duyular ve Beynin İşleme Kapasitesi İnsan vücudu, gözler, kulaklar, deri ve

Birmingham Üniversitesi’nde yürütülen ve Physical Review Letters bülteninde yayımlanan yeni bir araştırma, fotonların doğasını benzersiz detaylarla inceliyor. Araştırma, fotonların atomlar ya da moleküller tarafından nasıl yayıldığını ve çevreleriyle nasıl etkileşim kurduğunu açıklayarak ışığın fiziksel yapısına dair derinlemesine bilgiler sunuyor. Bu çalışma, ışığın gizemli dünyasına ışık tutarak bilim dünyasında yeni kapılar açıyor. Işığın Tarihsel ve Teolojik

Kanada’daki Toronto Üniversitesi’nden kuantum fizikçileri, bilim dünyasını sarsan bir iddiayla “negatif zamanı” gözlemlemeyi başardıklarını öne sürdü. Bu buluş, kuantum fiziğinin karmaşık ve çelişkili doğasına dair önemli bir kapı aralayabilir. Negatif Zaman Nedir? Negatif zaman, kuantum fiziğine özgü süper pozisyon ve dolanıklık gibi kavramlarla ilişkilendirilen bir olgu. Süper pozisyon, bir nesnenin aynı anda iki farklı yerde